Ülkemizin tüm bölgelerinde küçük ve büyük baş hayvan çiftlikleri bulunmakta olup yetiştirilen hayvanların idrar ve dışkılarının su ile uzaklaştırılması sonucunda yüksek kirletici konsantrasyonlara sahip atıksular oluşmaktadır.
Bir tarım ülkesi olan ülkemiz için hayvancılık büyük öneme sahip yerdedir. Ülkemizin tüm bölgelerinde küçük ve büyük baş hayvan çiftlikleri bulunmakta olup yetiştirilen hayvanların idrar ve dışkılarının su ile uzaklaştırılması sonucunda yüksek kirletici konsantrasyonlara sahip atıksular oluşmaktadır. Bu atıksular, yüksek konsantrasyonlarda organik madde, azot, fosfor ve AKM gibi kirletici türlerini içerirler. Özellikle atıksuyunu alıcı ortama deşarj etmek için arıtım yapan işletmeleri en çok zorlayan kirletici türü KOİ ve TP parametreleridir. Alıcı ortama deşarj yapan işletmelerin, sadece Biyolojik arıtma mekanizmalarını kullanarak, deşarj limitlerini sağlaması mümkün değildir. Bu yüzden fiziko-kimyasal ve biyolojik yöntemlerin birlikte kullanıldığı arıtma sistemleri kullanılması gerekmektedir.
Çiftlik atıksularının organik bileşenleri ve besi maddesi içeriği boyut ve hayvanların beslenmesine göre değişmektedir. Bu atıksuların içeriği önemli derecede atık uzaklaştırma yöntemine ve kullanılan katı madde ayırma sistemine göre değişmektedir. Çiftlik hayvanlarının ürettiği atığın susuzlaştırma işleminden önceki hali “dışkı” olarak isimlendirilmektedir.
Çiftlik atıksularının arıtımında biyolojik, kimyasal ve fiziksel prosesler kullanılmaktadır. Bu amaçla kullanılan sistemler seçilirken gübre içeriğinin yeniden kullanılması, geri kazanılması, toprak, hava ve suyun korunması ön planda tutulmaktadır. Toprak, su ve hava kalitesinin korunması amacı söz konusu iken koku, amonyak ve hidrojen sülfür salınımı, metan ve diğer gazların oluşumu ve tozların koku taşıma potansiyeli ile biyokütle üretimi en önemli konular olarak ön plana çıkmaktadır. Hayvan dışkısının değerli içeriğinin kullanılması da son zamanlarda ilgi çeken konuların başında gelmektedir. Çiftlik atıksuları için kullanılan arıtma sistemleri ve alternatif teknolojiler toprak, su ve hava kaynakları için yeterli korumayı sağlayabilmesine göre seçilmektedir.
Besihane atıksularında organik madde miktarı yüksek olduğundan biyolojik oksijen ihtiyacı da yüksek çıkmaktadır. Kimyasal oksijen ihtiyacı (KOİ) değerlerine bakıldığında BOİ / KOİ oranı yaklaşık olarak 0.8 civarındadır. Bu da besihane atıksularının biyolojik parçalanmaya uygun olduğunun bir göstergesidir.
Çiftlik atıksularının arıtımında kullanılan birçok sistem aynı zamanda evsel atıksuların ve farklı endüstriyel atıksuların arıtımında da kullanılmaktadır. Bu teknolojiler katı maddenin ve besi maddesinin giderilmesi için temel prensipleri kullanmaktadır. Bu yüzden, çitlik atıksu arıtımının temel prensiplerini anlamak, hedeflenen ihtiyaçları karşılayacak en uygun sistemi seçmek için çok önemlidir.